8 Mart 2014 Cumartesi

Yaz(ma)

   Bir yanım yazmayı emrediyor; "yaz, yaz lanet hayata lanetler yağdırarak yaz" diyor ki; emreden de beynim yazmayan da. Yazma diyor diğer yanım; "bunca yazında ne oldu ki yazacaksın". Haklı sanırım, yazdım da bir şey oldu mu ki?
   "Seviş, o da sen de istiyorsunuz" diyen bir yer var içimde; tam Freud laboratuvarı gibi. "Dokunmadan da sevebilmelisin hatta sevmeden de sevebilirsin" diyen muhtemelen ki super egom olmalı, diğeri ise id' dir sanırım. Hayır eminim; id ve süper ego mun ortasındayım ama egom yok. dengeleyen yanım ölmüş, öldürülmüş.
   Hangi organım, üstümde hüküm sahibi emin değilim. Beynim, federatif bölgelere ayrılmış ki her an tam bağımsızlık ilan edebilir biri, sonra diğerleri.
   Bir haftadır aynı iki üç parçayı dinliyorum, üç parça için mp3 çalar fazlaydı ya neyse.
   Yazıyor muyum yoksa? Oysa yazmayacaktım, söz vermiştim ama kime ya da neye söz verdim bilmiyorum.
   Tamam, buraya kadar. Yazmadım, aslında içimdekileri. Bu bir yalan değil, sadece "yaz" diyeni susturdum, "yazma" diyeni de dinledim.